Organik Gıda Nedir?

Organik gıda, organik tarım yöntemleriyle üretilmiş taze veya işlenmiş gıdalara verilen ortak isimdir. Organik gıdalar, insan yapımı pestisitler ve gübreler gibi sentetik kimyasallar kullanılmadan yetiştirilir ve genetiği değiştirilmiş organizmalar (GDO'lar) içermez. Organik gıdalar arasında taze ürünler, etler ve süt ürünlerinin yanı sıra kraker, içecek ve dondurulmuş yemekler gibi işlenmiş gıdalar bulunur. Organik gıda pazarı, 20. yüzyılın sonlarından bu yana önemli ölçüde büyüyerek, farklı üretim, işleme, dağıtım ve perakende sistemleri ile milyarlarca dolarlık bir endüstri haline gelmiştir.

Organik Gıda Tarımının Çevreye Olan Etkileri Nelerdir?

Organik tarımın genel etkileri çevre için faydalıdır. Sertifikalı organik üretim yöntemleri, sentetik gübre ve pestisit kullanımını yasaklayarak, kimyasal akışı ve toprak ve su havzalarının kirlenmesini azaltır. Daha küçük ölçekli organik tarım, sahada oluşturulan komposttan elde edilen gübreler gibi çiftlikte girdilerin kullanılması nedeniyle genellikle önemli çevresel faydalarla ilişkilendirilir. Karşılaştırıldığında, büyük ölçekli organik çiftlikler genellikle saha dışında üretilen girdilere ihtiyaç duyar ve entegre tarım yöntemlerini kullanmayabilir. Bu işlemler, toprak verimliliğini artırmak için çiftlikte çalışmak yerine gübre olarak kullanmak için balık emülsiyonu veya kan unu gibi belirli izin verilen girdileri satın alabilir. Sentetik kimyasal kullanımındaki bu azalma, endüstriyel tarımla karşılaştırıldığında çevreye fayda sağlarken, çiftlik dışı girdiler genellikle çiftlik içi girdilerden daha fazla fosil yakıt kullanımını gerektirdiğinden, bu yöntemlerin etkinliğini ve sürdürülebilirliği sağlamak iyi bir planlama gerektirir.

Organik Gıda ve Organik Tarıma Toplumun Bakışı Nedir?

Organik gıda ile ilgili sosyal kaygılar, tüketicilere yönelik daha yüksek maliyetleri ve talepteki coğrafi farklılıkları içerir. Organik gıda, daha emek yoğun yöntemleri, sertifikasyon maliyetleri ve mahsul verimini artırmak için kimyasallara olan bağımlılığın azalması nedeniyle tüketiciler için genellikle geleneksel olarak üretilen gıdalardan daha pahalı olabilir. Bu durum sosyal bakımdan genellikle organik gıdaya eşit olmayan erişim anlamına gelir. Araştırmalar, daha fazla zenginlik ve eğitim düzeylerinin organik gıda satın almalarıyla ilişkili olduğunu gösteriyor. Ayrıca, bazı düşük gelirli ülkelerde, yalnızca daha zengin ülkelere ihracat için sertifikalı organik ürünler üretme eğilimleri vardır. Bu bazen çiftçilerin ürettikleri organik gıdaları satın almaya gücünün yetmediği bir durum yaratır. Bu strateji kısa vadede ekonomik kazanç getirebilse de, çiftçilerin yerel topluluklarını besleyen gıda ürünleri üretmeye zorlanmaları ve dolayısıyla gıda güvensizliğini artırması endişe vericidir.

Sertifikalı organik tarım, ulusal ve küresel sertifikalı organik gıda pazarlarında önemli bir rol oynayan daha büyük tarım operasyonları ile birçok yerde büyük bir iş haline geldi. Ölçek ekonomileri göz önüne alındığında, büyük gıda işleme şirketleri, her biri daha küçük alanlarda büyüyen birçok küçük çiftlikten ziyade, genellikle binlerce dönümde organik mahsul üreten tek bir çiftçilik operasyonundan satın alır; bu pazarlar. Organik sertifikasyon süreci bazı küçük ölçekli çiftçiler için aşırı derecede pahalı olabileceğinden, çiftçiler arasında da eşitsizlik vardır. Bazı yerlerde sertifikasyon sübvansiyonları mevcut olsa da, bu tür çiftçiler, örneğin çiftçi pazarlarında tüketicilere doğrudan satış yapmayı tercih ederler ve organik sertifikasyondan tamamen vazgeçmeye karar verebilirler.

Organik Gıdalar

Organik Gıda Hakkında İyi Gerçekler

 

Genel olarak, tüketiciler daha sağlıklı olarak algıladıkları ve çevreye fayda sağlayacak şekilde yetiştirilen yiyecekleri giderek daha fazla arayıp satın aldıkları için organik yiyeceklerin popülaritesi oldukça arttı. Aslında tüketiciler, pestisit kalıntılarına ve GDO'lara maruz kalmalarını azaltmak için genellikle organik gıda satın alırlar. Ayrıca, bazı araştırmalar, organik olarak üretilen mahsullerin, karşılaştırılabilir organik olmayan mahsullerden daha yüksek besin içeriğine sahip olduğunu ve bazı kişilerin organik gıdaları daha lezzetli bulduğunu göstermektedir. Bununla birlikte, dünyanın dört bir yanından gönderilen organik gıdaların gerçekten sürdürülebilir bir gıda üretim yöntemi olup olmadığı sorusu devam etmektedir. Bütün çiftlik yaklaşımını benimseyen yerel bir çiftçiden kesinlikle organik olarak üretilen gıda, çevresel açıdan oldukça sürdürülebilirdir, ancak böyle bir çabanın ekonomik sürdürülebilirliği zor olabilir. İnsanların iklim değişikliğiyle mücadele etmek için fosil yakıtlara olan bağımlılıklarını azaltmaları gerekse de, birçok organik politika sürdürülebilirlik konusunu ele almak için çok az şey yapıyor, bunun yerine kapsamlı bir uzun vadeli tarım ve gıda görüşü yerine katı yasaklı maddeler listesine odaklanıyor.

Neden Organik?

Organik besin nedir?

Organik üretim ve ürün "ana rahmindeki bebeğin beyin oluşumuna bile" kötü etkileri belirlenmiş zirai ilaç kalıntılarından, hormonlardan, fenni gübrelerden, ürünün raf ömrünü uzatmak için kullanılan zararlı koruyuculardan ve tatlandırıcı, lezzetlendirici, bağımlılık yapan katkı maddelerinden,  ürün işlenirken kullanılan insan sağlığına zararlı olabilecek her türlü maddeden uzak üretim modeli ile üretilmiş üründür. Yerel çeşitlilikleri ve özgün tatları ile Organik ürünler doğanın pozitif enerjisini ve dengesini barındırırlar. Dengeli besin ruh sağlığınızı ve karakterinizi de dengeli, dingin, barışçıl yapar.

Her şeyin başı sağlık. Sağlık ve çevre sorunları arttıkça nedenleri de tartışılmaya başladı. Bu konular toplumu doğrudan etkileyen medyada hemen her gün yer alıyor. Tarımsal Sağlık Raporları ve Çevresel Sağlık Perspektifleri raporlarında endüstriyel tarımda kullanılan zirai ilaçların kanser yapıcı etkilerine dikkat çekiliyor. Zirai ilaçlara maruz kalınmasının prostat kanseri riskini artırdığı biliniyor. Tıp araştırmaları zirai ilaçlara maruz kalan çiftçilerin çocuklarının, diğer çocuklara oranla iki katı fazla çocukluk çağı lenf kanserine yakalandığını ortaya koyuyor.

Kusurlu araştırmalar organik gıdanın farkını gölgeleyemez. Türkiye’de organik gıda ile doğa dostu üretim ve tüketim alışkanlıklarının yaygınlaşması ile tüketiciler, organik gıdanın besin değerlerinin sadece yasalarla belirlenmiş yetiştirme yöntemleriyle değil; tohumuyla, yetiştirildiği toprakla ve ürünlerin yerel çeşitliliğiyle doğrudan ilişkisi olduğunun farkına varıyor. Bir ürünün tohumu, çeşidi, toprağı, suyu, yetiştirildiği coğrafyanın  farklı olması lezzetinde de, besin değerlerinde de farklılıklar yaratır. Organik tarımda bio çeşitliliğin ve yerel türlerin yeri bu nedenle çok önemlidir. "Organik Üretim Etiği" geçmişi, geleneği olan, sosyal, kültürel ekonomik süzgeçlerden süzülerek bin yıllara varan alt bilgiyi korur, genetik hafızayı saklar ve ‘Organik beslenme’ ile size bu hafızayı aktarır.

Organik gıdanın besin değeri yüksek ve lezzeti yerindedir. Aynı coğrafyada aynı üretim yöntemleri ile yetiştirilmiş bile olsalar farklı çeşitler, farklı tatlar ve farklı besin değerleri taşırlar. Salkım domates ile pembe domatesin tadının aynı olmadığı gibi.

 

Tohumun Besleyici Rolü Dünya ölçeğinde yapılan tarımsal araştırmaların sonuçları karşılaştırıldığında, endüstriyel tarım teknolojisinde yaşanan gelişmeler veya çeşitlerin oynanmasından sebze ve meyvelerin mineral madde değerlerinde göz ardı edilemeyecek gerilemeler olduğu görülmektedir. Gıdaların besin değerleri öncelikli olarak tohumla, yetiştirildiği topraktan, sulandığı sudan aldığı mineraller ve olgunluğu  ile ilgilidir.  Tohumun organik  olması besin değerleri açısından elbette çok önemlidir; ancak tek tip ve GDO’lu tohum teknolojileri, yaşanan besin değeri kayıplarının en birincil nedenlerinin başında gelir. Araştırmalar tohum ıslah çalışmalarında verim artışı sağlanırken besin maddelerinde düşüş meydana geldiğini açık ve net olarak gösteriyor. Endüstriyel tarımda gerek kimyasal girdi kullanımı, gerekse neslini devam ettirebilen tohumlar yerine yüksek verim hedeflenerek kısır (tek atımlık) tohum çeşitlerinin tercih ediliyor olması, organik ürün üretiminin zor ama temiz ve güvenilir bir seçenek olduğunu bir kez daha açıkça gösteriyor.

“Daha fazla tüketerek daha az besin almak, nasıl doğru beslenmek olabilir ki?”

Gıda güvenliği, gerçek gıdaya ulaşmak!

Ucuz gıda kadar, gerçek gıdaya ulaşmaya ve organik ürün tüketmeye çalışmak; toprak, su, hava gibi yaşamsal kaynaklarımızı sürdürülebilir korumaya, gereksiz enerji tüketimine ve zararlı kimyasallara dayalı tarımın terk edilmesine, dayanıklı yerel çeşitlerimizin korunarak kullanılmasına, gıda güvenliğimize ve sağlıklı yeni nesiller büyütme hakkımıza kısacası geleceğimize destek vermektir. Organik ürün tüketimine özen göstererek üretiminin ülkemizdeki gelişimine, tüketiciler olarak sizler de destek olabilirsiniz. ‘Üretim-kullanım döngüleri’ni dönüştürecek en büyük güç tüketicidir.

 

Organik Sertifikalı Ürünler

Organik Sertifikalı Ürünler ve Fiyatları

En İyi Organik Sertifikalı Ürünler

En İyi Organik Sertifikalı Ürünler ve Fiyatları

 

cultureSettings.RegionId: 0 cultureSettings.LanguageCode: TR